Çalışmanın Amacı
Evre 3/4 endometriozisi olan kadınlarla endometriozisi olmayan kadınlar arasında, metabolik değerler ve ateroskleroz (damar sertleşmesi) ilişkili indirekt endotelyal belirteçlerin kıyaslanmasıdır. Böylelikle ileri evre endometriozis hastalığının kardiyovasküler (KV) hastalık riski arasında ilişkinin ortaya konulması amaçlanmıştır.
Çalışmanın Önemi
Endometriozis ile KV hastalık riskini geniş bir popülasyonda (hasta sayısı) araştıran ve endometriozis hastalarına multidisipliner (farklı tıp alanları) bakış açısıyla yaklaşılmasının gerekli/yararlı olabileceğini vurgulayan bir çalışma olmasıdır. Ayrıca endometriozis hastalarında kardiyo-metabolik ve endotelyal profili ortaya koyan ilk çalışmadır.
Çalışmada ne yapıldı?
Çalışmanın sonuçları
Kısa özet
Cinsiyet ön planda sağlık yaklaşımı, hastalıkların erkekler ve kadınlar arasındaki farklı klinik belirtileri, tanı ve tedavi süreçlerindeki değişiklikleri göz önünde bulundurarak sağlık yönetimi sağlamaktır. KV hastalıklar açısından cinsiyet ilişkili faktörlerin önemi son yıllarda yapılan çalışmalarla ortaya konmaya başlamıştır.
Ateroskleroz birçok KV hastalık sürecinde rol oynayan, damar duvarında bozulma ve damar içinde daralmayla seyreden bir bozukluktur. Endotel (damar iç yüzünü döşeyen doku) bozukluğu, oksidatif stres, pıhtılaşma, inflamasyon (yangı) cevabı ve lipid bozukluklarını da içeren birçok faktör ateroskleroz gelişmesi sürecinde rol oynamaktadır. Son dönemde lipid profilinde bozulma, sistemik kronik inflamasyon artışı, oksidatif stres artışı gibi durumlara yol açan endometriozis hastalığı ile ateroskleroz gelişimi arasında bağlantı olabileceği ve endometriozisin KV hastalık riski artırabileceği düşüncesi kabul görmeye başlamıştır.
Bu çalışmadaki katılımcıların yaklaşık %30’u VKİ’ye göre fazla kilolu ve yüksek antropometrik ölçümleri olan, yaklaşık %76’sı sedanter yaşayan, %60’ı lipid profil bozukluğu olan kadınlardı. Endometriozis hastalarında ise lipid profil bozukluğunun ve yukarıda sayılan durumların daha fazla saptanmış olması, bu hastaların KV hastalık gelişmesi açısından daha riskli olduklarına işaret etmektedir. Ayrıca endometriozis hastalığı şiddetlendikçe LDL, total kolesterol, trigliserid yüksekliği de arttığı saptandı. Dolayısıyla endometriozis şiddetlendikçe KV hastalık riski de artmaktadır.
Auralı migren tipi baş ağrısı, inflamasyon ve pıhtılaşma artırıcı faktörlerin de rol oynadığı, (KV hastalıklara benzer) endotel fonskiyon bozukluğunun da etken olduğu bir hastalıktır. Endometriozis hastalarında auralı migreni olanlar daha fazla olması KV hastalık riski açısından ek faktör olarak değerlendirilebilir. Endotel fonksiyon bozukluğuna bağlı gelişen mortalitelerde (ölüm) CRP yüksekliği saptanmaktadır. Endometriozis grubunda CRP yüksekliği olması sistemik inflamasyon yolaklarının etkili olabileceğini düşündürmektedir. B6 vitamini eksikliği de artmış KV hastalık riski ile ilişkili olduğu bilinmektedir.
Sonuç olarak bu çalışmada endometriozis şiddeti ile kardiyovasküler hastalık riski arasında ilişki saptanmıştır. Genç yaştaki ve özellikle şiddetli endometriozis hastalığı olan kadınlarda aterosklerotik hastalıklar açısından dikkatli olmak ve multidisipliner yaklaşım ile değerlendirmek gerekebilir. Bu hastalarda hayat tarzı değişiklikleri, ilaç tedavileri ve endometriozise yönelik cerrahi girişimler ile hayat kalitesi artırılabilir.
Kaynak: Role of endometriosis in defining cardiovascular risk: a gender medicine approach for women’s health. Hum Fertil (Camb). 2021 Apr 30;1-9. doi: 10.1080/14647273.2021.1919764. PMID: 33926361
Çeviren: Dr. Merve Didem Eşkin Tanrıverdi
Osmanağa Mah. Osmancık Sok. Betül Han No:8 D:4 Kadıköy, İstanbul, İstanbul
0532 515 69 99
info@endometriozisdernegi.org